Sosyal Medya

Makale

İnsanın Rabbini Tanıması

Tanımak, belirli bir tecrübe, deneyim sonrası elde edilen bir yakınlık hissiyatının temellendirildiÄŸi bir zemini iÅŸaret eder. Tanımanın kendi iç katmanları olmakla birlikte bir süreç içinde iliÅŸkinin niteliÄŸine ve niceliÄŸine dayalı olarak geliÅŸen bir olgunun dışa açılımıdır. Uzaktan seyrederek veya inkâr ederek bir varlık karşısında bir tanışıklık ihdas etmenin imkânsız olduÄŸu da tecrübe ile sabittir.

Rabbi ile tanışması ise kiÅŸinin kulluk ÅŸuurunun dışsallaÅŸması kadar, bu ÅŸuur üzerinden yaÅŸamını kontrollü bir ÅŸekilde yaÅŸama iradesi ve çabasını da içermektedir. ‘Rabb’ın insana ÅŸah damarından daha yakın olduÄŸu’ hakikati ise asla gözlerden uzak tutulmaması gereken bir durumdur.  Bize çok yakın ve velayetimizi üstlenmiÅŸ bir Terbiye edici, rızık verici, eÄŸitici ve öğreticiliÄŸi yanında ceza ve mükâfat verici özelliÄŸi ile de öne çıkan bir iliÅŸki ağında ‘İnsan/Kul Rabb’ iliÅŸkisini deÄŸerlendirmekte yarar var. Allah ve kul iliÅŸkisi ile Rabb ve kul iliÅŸkisi arasında nitelik ve nicelik farkı bulunmaktadır. ‘Allah kul’ iliÅŸkisinde ‘ben O’ iliÅŸkisi iken, ‘Rabb Kul’ iliÅŸkisinde ise ‘ben Sen’ iliÅŸkisi kurulmaktadır.

Rabbi ile kulu arasındaki özel iliÅŸki hakkı açık bir ÅŸekilde yaÅŸama iradesini de besleyen bir olguyu iÅŸaret eder. Allah isim ve sıfatlar üzerinden yarattığı kullar ile bir iletiÅŸim ve iliÅŸki içindedir. O yüzden Kuran sürekli ilahi isimleri sayar. Ayetlerde geçen konu ile ortak özelliÄŸi olan ismi, ilahi isim ve sıfat ile bize bildirmektedir. İlahi vahyin iniÅŸini ‘Âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiÅŸtir’ denmektedir. Yasin suresinde ise; ‘Aziz ve Rahim olan tarafından indirilmiÅŸtir’ denmektedir. Aziz, yaptığı iÅŸ için herhangi bir beklentisi ve korkusu olmadan yapan anlamını taşıdığı gibi rahim ise merhameti kuÅŸattığını bize hatırlatmaktadır. Vahyin nüzulü ile Rahim sıfatı arasındaki bağı dikkatlerden kaçırmadan anlamakta yarar var. İşte kiÅŸinin Rabbi ile kuracağı iliÅŸkinin rahim sıfatını dikkate alarak baÅŸlangıç yapılması iliÅŸkinin niteliÄŸini belirleyici bir özellik taşır.

Allah ve isim ile sıfatları konusunda bir bilgi sahibi olma ihtimal ve imkânımız yoktur. Vahyin bize bildirdiÄŸi ile yetinmek durumundayız. Ama tanış olmak, tanımak ve iliÅŸkinin niteliÄŸini tecrübe zemini üzerinde derinleÅŸtirerek tanışıklığı derinleÅŸtirme imkân ve ihtimali her kulun uhdesinde bulunmaktadır. Modern düşüncenin ürettiÄŸi eÄŸilim üzerinden kul kavramına yönelik oluÅŸan tepkiselliÄŸi ciddiye almadan anlamakta yarar var. Kul, ilahi iradenin teklif ile donattığı ve yaratılmış varlık skalasında/çizelgesinde en üste yerleÅŸtirdiÄŸi bir varlıktır. Özgürlüğü ile sorumluluÄŸu birlikte üstlenebilen temel ve özel olduÄŸu kadar öznel bir varlıktan söz ediyoruz. Rabbi ile iliÅŸkisini iradesi ile beslediÄŸi andan itibaren, Rabbinin kendisine yönelik ilgisini çekerek O’nun rızasına eriÅŸerek daha yakınlaÅŸtırılmış bir iliÅŸki ağına sahip olabilir insan…

Rabb insan iliÅŸkisinde var olan tanışıklık, geliÅŸtirilmeye açık bir olguyu iÅŸaret eder. O yüzden tanışıklık belirli bir tecrübe ve akletme ile birlikte ruhsal ve kalbi bir yetiyi de içermektedir. İliÅŸkinin niteliÄŸinin gücü süreklileÅŸtirilmiÅŸ bir iliÅŸki yapısı, tecrübeye dayalı olarak geliÅŸtirilmiÅŸ halinin muhafazası, yakınlığı koruma iradesi ve ihlâs/samimiyetin doruÄŸa çıkışına dayanak olacak sadakatin varlığına dayanır.

Bir peygamber hadisi olarak aktarıla gelen bir haber var: tanışıklığın üç ÅŸartı vardır: Bir, tanımak istediÄŸin kiÅŸi ile ticari bir iliÅŸki geliÅŸtirmen, iki, yolculuÄŸa çıkarak onunla yolculuk yapman, üç, o kiÅŸi ile komÅŸuluk iliÅŸkisi yaÅŸamandır. Tanışıklık, her halükârda birebir bir iliÅŸki sonucu meydana gelen ÅŸeydir. Dostluk, muhabbet ve sürekli birliktelikler bu yakınlığın temelini inÅŸa eder. İşte kul, Rabbi ile tanışıklığını saÄŸlama almak, geliÅŸtirmek ve donatmak için dinamik ve diyalog sürecini taşıyan bir kulluÄŸu hayatının nirengi noktası kılmayı baÅŸarmalıdır. Kuran ifadesi ile ‘mukarrebun/Allah’a yakınlaÅŸtırılmış kullar ve Sabikun/öncü kullar’ arasındaki yerini alma konusunda insan, üzerine düşeni yapmaya yönelik iradesini güçlendirmeli ve eylemlerini buna göre düzenlemelidir.

Tanışıklığın temeli, iliÅŸkinin devamına dayanır. Bazen yakın, bazen uzak düşmek tanışıklığı zedeleyen ÅŸeylerdir. O yüzden insan, Rabbine yönelik bir vakit ayırması gerektiÄŸini idrak etmelidir. Bu ÅŸuuru sürekli diri tutarak hayatına yön vermeyi öncelemelidir. Aslında insan için namaz, oruç, zekât, sadaka verme, insanlara yardımcı olma, Hacc ve Kurban gibi ibadetler ile helal ve haram, emir ve yasaklar, tanışıklığı çoÄŸaltan, dinamik hale getiren ve güçlendiren bir yapıya sahiptir. Bu noktada, yapılan ibadetlerin severek, muhabbet duyarak, ilahi olan ile kuracağı yakınlığı dikkate alarak, O’nun huzurunda olduÄŸunu idrak ederek yaptığı zaman tanışıklığını derinleÅŸtirecektir. Rabb düzeyinde kurulacak sevgi ve muhabbet bağı, gizil zeminde de insana farklı güzellikler olarak dönecektir. Allah, ulûhiyet ve rububiyet üzerinden kulları ile bağını sürdürmekte ve olup biten her ÅŸeyi bilmekte, görmekte, tanımakta, haberdar olmakta ve iÅŸitmektedir. Bu temel gerçeÄŸi unutmadan Rabbi ile insan iliÅŸki kurmalı ve ona göre davranışlar geliÅŸtirmelidir.

Bir insan nasıl ki, bir dostu ile sevgisini ve muhabbetini paylaşmak için özel zamanlar ayırıyorsa, Rabbi ile olan ilişkisinde de özel zamanlarını ayırmalı ve ona göre davranışlar geliştirmeyi başarmalıdır. Ben sen ilişkisini dikkate alarak kulluğunu yerine getiren insanlar, mahcubiyetin neliğini anlayacakları gibi utanma hissinin derinliğini kavrayabilirler. Bu duygu insan için bilinmeyen bir duygu değil, bilakis, her insanın mutlaka hayatında sevdiği bir olgu, durum, olay veya kişi vardır. Bu tecrübe kul ile Rabbi arasındaki iletişim ve ilişkinin tanışıklığa dönüşmesi için bir deneyim ve idrake vesile olduğu bilinmelidir.

Özellikle salât/namaz kiÅŸi için Rabbi ile özel bir vakit geçirme zamanıdır. İster tek başına ister cemaatle kılınsın, her kiÅŸi, özel olarak tek başına ilahi huzurda durmaktadır. Ve bu duruÅŸ bir yükseliÅŸi, miracı içermektedir. Bu temel gerçekliÄŸi idrak eden kiÅŸi ve bu ÅŸuur ile hareket eden biri, ilahi inayete açık hale gelir… Bu hazır olmayı yakalayan kul, ilahi inayetin sürekliliÄŸini keÅŸfetmeye baÅŸlayacak ve bunu bir üstünlük niÅŸanesi kılmadan, kendisi ile Rabbi arasındaki muhabbetin ve dostluÄŸun, velayetin bir niÅŸanesi kılarak yakınlığını süreklileÅŸtirme imtiyazı elde eder.

Şöyle düşünün; sürekli size gönlünü, kalbini, yüreÄŸini açık halde tutan anne ve babanızın, özellikle annenizin tutumu ile Rabbinizin tutumu arasındaki eÅŸdeÄŸerliliÄŸi görerek Rabbimiz ile iliÅŸkimizi kurmayı denemeliyiz. Merhameti ile bizi kuÅŸatmış bir Varlığın her türlü hatamızı bağışlamaya hazır maÄŸfiretin sahibi bir Varlık ile Rabbimiz olarak kuracağımız iliÅŸkinin mahiyetini anlamaya çalışarak, O’na yakın olmanın kolaylığı yanında ayrıcalığını da düşünerek adım atmayı idrak ve irade etmeliyiz…

Allah insana isimleri öğretmiÅŸtir. Bize düşen hatırlamaktır. Hatırlatıcı olarak Kuran hayatımızın nirengi noktasını teÅŸkil etmelidir. Bize düşen ise hatırlatıcının hatırlattığı ÅŸeyi hayatımızın nirengi noktası kılmaya azmetmektir. Hatırlamak ise bir tefekkürü zorunlu kılar. Rabbi ile baÅŸ baÅŸa kalmayı baÅŸaracak olan kul, O’na yakın olmayı da baÅŸarabilir. İşte bu yüzden her insan, Rabbi ile ‘Sen ben’ iliÅŸkisi içinde hareket ederek, tavır ve davranışlarına dikkat kesilmelidir. Her ÅŸeyin sahibi olan Rabbimiz, bize her ÅŸeyi kendiliÄŸinden verdiÄŸi halde ona teÅŸekkür etmeyi baÅŸaramazsak bu bizim aptallığımızın, hatta hamakatlığımızın nedeni olarak kayıtlara geçecektir. O yüzden şükreden bir kul olmak, tanışık olmanın temelini inÅŸa eder. Hamd üzere yaÅŸamayı eksene alan kul, Rabbi ile ‘doÄŸru ve gerçek’ hakkı taşıyan bir iliÅŸki kurabilir olacaktır. O’na özel vakitlerimizi ayırarak kendimizi daha özel kılacak bir hasleti yeniden inÅŸa edebilir ve elde etmenin imkânlarını devÅŸirebiliriz. O Rabbimiz, bize bir beklenti içinde olmadan vermiÅŸtir, vereceÄŸi her ÅŸeyi… Bizde yakınlığı kurmak için bir beklenti içinde olmadan şükrü eksene alan hamd üzere bir yaÅŸam ile karşılık vermeliyiz ki velayetimiz anlamını bulsun…

Abdulaziz Tantik

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.