Sosyal Medya

Uzak doğu, müslümanlara da mı çok uzak?

Cumhuriyetle birlikte, yönümüzü Batı’ya çevirdikten sonra, Doğu ve Asya bizim için meçhul oldu. Sovyetler Birliği ve Çin Halk Cumhuriyeti’yle birlikte düşünüldüğünde zaten Asya, dünyaya kapalı, içine kıvrık koskoca bir kıtaydı. Ama içe kapalı olan sadece Asya mıydı?



BloklaÅŸma, DoÄŸu ile Batı arasındaki mesafeyi sağır ve aşılmaz bir duvar haline çevirmiÅŸti adeta. Dünya, o zamanlar çok büyük bir gezegendi, bilinmezi çoktu, hem sansürler ağırdı, sınırlar aşılmazdı, hem iletiÅŸim teknikleri günümüzdeki kadar hızlı deÄŸildi. 80’lede dergiler, bizim gözümüz, kulağımız, dünyayı keÅŸfettiÄŸimiz pusulularımızdı. Söz gelimi; 1983’ten itibaren ‘’Ä°slam’’ dergisinin çıkarttığı dosyalarla haberdar olurduk, dünyadaki diÄŸer kıtalardan ve oradaki Müslümanlardan. O kadar heyecanlanırdık ki, çünkü onlar kardeÅŸlerimizdi.... 
 
Misal; Endonezya ve Malezya’da yaÅŸayan milyonlarca Müslümandan da ancak 1986’da Aakabe yayınları tarafından basılmış, Mehmet KurtulmuÅŸ’un ‘’Açe-Sumatra Dosyası’’ adlı kitabıyla haberdar olmuÅŸtuk. 
 
GeçtiÄŸimiz gün, Türkiye’deki Açeli ÖÄŸrenciler BirliÄŸi (IKAMAT) koordinatörlüÄŸünde bir sempozyum düzenlendi. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Osmanlı-Malay Dünyası Çalışmaları Uygulama ve AraÅŸtırma Merkezi’nin katkılarıyla, hem tarihi bilgilendirme, hem kültürel yakınlaÅŸmayı hedefleyen bu önemli toplantı, Açe Hükümeti ve Endonezya BüyükelçiliÄŸi’nin iÅŸbirliÄŸinde gerçekleÅŸti.  ‘’Açe Tarihi ve Kültür Fuarı’’... 
 
Açe hakkındaki ilk bilgileri 1200’lerin sonlarına doÄŸru ünlü seyyah Marco Polo’dan okumak mümkün. 1345’lerdeyse ‘’Rıhle’’ adını verdiÄŸi seyahatnamesiyle bilge seyyah Ä°bni Battuta’dan ve daha sonraları, Katip Çelebi’nin ‘’Cihannüma’’sından da bahsedebiliriz.  Battuta’ya göre Açe’liler, bölgenin en dindar ve en cengaver müslümanlarıdır. 
 
Açe ile iliÅŸkilerimiz yeni zamanlarda ortaya çıkmış bir diplomasi deÄŸil. Portekizli sömürgecilerin iÅŸgal giriÅŸimlerine karşı, 1500’lerden 1900’lere kadar her dönemde, Osmalı- Açe iliÅŸkisinin, dayanışmasının sürdüÄŸünü de önemle zikretmek gerekiyor. Sultan Ä°skender Muda’dan bu yana güçlü iliÅŸkilerimizin tarihi bilgisini kalbimizde taşırken, yüzyıllar sonra Açe’li üniversitelilerin selamını almak ne güzel! Ve Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi’nin tarihi ÅŸuur ve sorumlulukla bünyesinde açmış olduÄŸu Osmanlı- Malay AraÅŸtırma Merkezi için de teÅŸekkür etmeliyiz.  Uzak DoÄŸu diye isimlendirerek kendimizden uzaklaÅŸtırdığımız, meçhulleÅŸtirdiÄŸimiz Asya ile olan tarihi iliÅŸkilerimizi ihya etme imkanını bize bahÅŸettiÄŸi için Üniversitemize ve Rektörümüz Prof.Fatih Andı beyefendiye ÅŸükranlarımızı sunuyoruz.  
 
Açe, Endonezya, Malzeya; Batı dünyasının ‘’coÄŸrafi keÅŸifler’’ adı altında yürürlüÄŸe koyduÄŸu ve aslında düpedüz sömürgecilik olan giriÅŸimlere karşı çıkan özgür ruhlu Müslümanların coÄŸrafyasıdır. 
 
Her ne kadar 1949’da BM’in aldığı ‘’dekolonizasyon’’ kararı ile bu sömürgecilik yasal olarak ortadan kaldırıldıysa da, yeni ve baÅŸka türlü emperyal baskılarla (postkolonyalizm) Asya’daki Müslümanlara ne yazık ki büyük zulümler reva görülmüÅŸtür. 
 
SömürgeciliÄŸe karşı verilen mücadelenin Uzak DoÄŸu Asya’daki muvahhid temsilcileri olan kardeÅŸlerimizi selamlarken, aslında parlak yarınlara bakmanın da zamanıdır. Diplomasi sadece devletlerarası ilerleyen bir iletiÅŸim ağı kurmaz. Kültürel iÅŸbirlikleri, eÄŸitim ve sanat iletiÅŸimleri, gençlik çalışmaları ile bu baÄŸlantılarımızı yeniden güçlendirmemiz gerekiyor.
 
 
Sibel Eraslan / Star

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.