Makale
Toplumun kaybettiği büyük bir değer; 'GÜVEN'
Öncelikle “GÜVEN” nedir ona bakalım:
GÜVEN; korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusudur.
Daha deruni bir bakışla:
Hiçlikten ve boşluktan doğrulmak ve çıkabilmek için insan varlığının içinde var olan gizli güçtür.
Dolayısıyla güven, bilgi ile elde edilmez. Çünkü duygunun konusudur. Bazen çok bilgili insanlar güvensiz, bilgisiz insanlar da güvenli olabiliyor. (Bir bilgili, bulunduğu makamı da kullanarak yolsuzluk yapabilir. Ama bir çöpçü, çöpte bulduğu şu kadar parayı sahibine verebilir.)
Ve… GÜVEN sadece insanlara ait deÄŸil, hayvanlara da ait bir duygudur. (EvcilleÅŸtirmek aslında onlara güven vermek ve onların güvenini kazanmaktır.)
Evrende hiçbir varlık kendi kendisiyle sınırlı, gücü kendi içinde, diğer varlıklardan yalıtılmış değildir. Binaenaleyh bir bütünün içindedir ve biri diğerine muhtaçtır.
Bu bütünlüğün sağlanması da güven esasına dayanır.
Güveni bu bağlamda ele aldığımızda; olumlu etkileri nelerdir ya da güvensiz bir ortamın yarattığı olumsuzluklar nelerdir bakalım:
1- Güvenmek bir ahlak ve fıtrat ilkesidir.
2- Güven aynı zamanda paylaşma hissidir.
3- Güven, birlikte yaşayabilme sanatıdır.
4- Güven, sorumluluğunun farkında olmaktır.
5- Güven, risk azaltan bir mekanizmadır.
6- Güven çaresizliğin ilacıdır. (Sumud filosu örneği. Dilleri, dinleri, renk ve ırkları ayrı olan insanların birbirlerine olan güvenleri bir çaresizliğe ilaç olabilir.)
7- Güven, kaygı ve endişeden doğan boşluğu dolduran bir etkendir.
8- Güven olmadan gelecek planları yapılamaz.
9- Güven, emanete sahip çıkma ve onu koruma direncidir.
Şimdi de güvensiz bir ortamın yarattığı olumsuzluklara bakalım:
1- Öncelikle güvensizlik, ahlakın zedelenmesi ve fıtratın bozulmasıdır.
2- Güvensizlik bir paranoya halidir. Evlerdeki korunaklı çelik kapılar, pencerelerdeki demir parmaklıklar, bankalardaki kiralık kasalar, hatta koruma ordusuyla gezmeler bu paranoya halinin neticesidir.
3- Güvenin yok olması akabinde kırılmayı, bozulmayı ve dağılmayı getirir. Siyasi birlikteliğin, iş ortaklığının, aile ocağının dağılması gibi.
Allah Resulü de şöyle buyurmuştur:
- Mü'min diğer insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.
- Yapacağı fenalıklardan komşusu güven içinde olmayan kimse cennete giremez.
4- Bir de “güven münafıklığı” denen bir olgu var. İnsanların iyi niyetlerinden ve zaaflarından yararlanıp önce sanal bir güven oluÅŸturmak, sonra da bu durumu kendisine güvenen insanların aleyhinde kullanmak.
GÜVEN ile ilgili birkaç özlü sözle konuyu bitirelim:
- Güvenmek aynı zamanda risk almaktır.
- Bir insanın kapasitesi güvendiği ve güvenildiği kadardır.
- İnsanların güvenini bir saniyede kaybedebilirsin, ama kazanman yıllarını alır.
- Söz vermeyin, güven verin ki söz vermenize gerek kalmasın.
- Güven ruh gibidir; terk ettiği bedene asla geri dönmez.
- Güvenmek aslında sarılmak gibi bir ihtiyaçtır.
- Güvenilmek sevilmekten daha önce gelir.
- Eğer birisini kandırmayı başardıysan onun aptal olduğunu sanma, sadece sana hak ettiğinden çok daha fazla güvenmiştir.
- Güven verip yarı yolda bıraktığın insanın gönül sadakasını iki dünyada da veremezsin.
Ve çağımızın en büyük sorunlarından biri: "GÜVEN AHLAKI"nın yok olması...
Henüz yorum yapılmamış.