Sosyal Medya

Makale

Sabır: Sabreden, Fıtrat Kapısını Tıklattığında Yeni Bir Fırsat Yakalar

Yeryüzünde yaÅŸayan bütün canlıların başına deÄŸiÅŸik sıkıntılı haller, çözmekte zorluk çekeceÄŸi ıstırap verici durumlar gelebilir. Bu gibi durumlarda hemen panik olup ÅŸaşıran insan bir çökkünlük yaÅŸar. Belâlar, musibetler ve ani karşılaÅŸtığı durumlar karşısında metanetini koruyup sabır göstererek travmayı ucuz atlatanlar olduÄŸu gibi karamsarlığa gömülüp hayatın yaÅŸanmaz olduÄŸuna inanarak gönüllerini ve günlerini karartanlar da vardır. DiÄŸer taraftan dertlerin içimizde kök salıp dal budak sarmasına izin verirsek dünya bize zindan olur. İçimize postu seren sıkıntı ve burkuntuları fark ettiÄŸimizde kök salmasına fırsat vermeden bir olumlu çabamız olmalıdır. Daha kötüsü de insanın karşılaÅŸtığı musibetlerin hiç bitmeyeceÄŸi kaygısına düÅŸmesidir. Hâlbuki hayatta hiçbir ÅŸey çivi gibi çakılı kalmaz; biri gider diÄŸeri gelir, akış sürekli devam eder.

İhtiyat kapısı

Aslında derinlemesine düÅŸündüÄŸümüzde sabır bütün ıstırapların, güçlüklerin, sıkıntıların ve bunalımların anahtarıdır. Çünkü dikkatimiz ve rikkatimiz bize yeni umut kapılarını gösterir. Sabır aynı zamanda ihtiyata özen göstermedir. Çünkü ihtiyat herhangi bir konuda çaresizlik yaÅŸandığında karamsarlık sarmalına kapılmadan daha sonrasını/geleceÄŸi düÅŸünerek dengeyi kaybetmemektir. İhtiyat sahiplerinin gelecek konusundaki öngörüleri daha isabetlidir. Esen her rüzgâra kuru bir yaprak gibi kapılmadan kaya gibi saÄŸlam kalabilmektir. Hatta oradan buradan üflenen hileli, ÅŸeytanî telkinlere aldanmamaktır. İhtiyatsızlık, dirayeti ve dengeyi kaybederek tedbir fırsatlarını kaçırmak demektir. İhtiyat, bir görme engellinin adımını güvenerek yavaÅŸ atması gibi tedbir çıtasını yüksek tutmaktır. İhtiyat, tedbirler zincirini koparmadan önümüzdeki sisi yarmak anlamına gelir. Öyleyse sabır deyince içinde bulunduÄŸumuz müÅŸkül durumdan kurtulmak için ihtiyatın bize açacağı kapılardan tercih ettiÄŸimize yönelmektir. Yani miskin postuna oturup çaresizliÄŸin ininde kalmak deÄŸildir. Usta NeÅŸet ErtaÅŸ ne güzel söylemiÅŸ: “Derde düÅŸtüm dermanını kurdum.” diye.

Fıtrat Kapısı

Fıtrata çıkan yolu bulmak için kıpırdamak, hareket etmek aydınlık ufkuna bakmak gerekir. Mutsuzluk ininden çıkabilmek için kaygı konağının kapısını kapalı tutup önümüzde duran kapılardan fıtrat kapısını tıklatmak yararımıza olacaktır. Belki de fıtrat kapısı yeni bir fırsat kapısıdır. Bilelim ki kendimizi evrenin ve içindekilerin emanetçisi deÄŸil de asıl sahibi gibi görerek varoluÅŸumuzun kaynağı ile bağımızı koparmak hasret ve kaygılarımızı köpürtecektir.

YavaÅŸla, Acele Etme

Åžunu da eklemek istiyorum: Olumlu düÅŸünme çabası, hareketsiz kalma arzusunu kırma ve fiziksel aktiviteyi artırma sabır müfredatına alınmalıdır. Sabredip nefes alınmadığında acele davranış tarzı benimsenir. Ara verip yavaÅŸlayarak ivedi tutumlardan canavardan kaçar gibi kaçmalı. Çünkü acelecilik içimizde hoÅŸnut olmayacağımız piÅŸmanlık meyvesinin büyümesine sebep olur. Acelecilik yanılarak hata etmemize ve isabetsiz kararlarla fırsatları kaçırmamıza yol açar. Ve yine yeni fırsatların oluÅŸmasını beklemeden acele ederek tökezlediÄŸimizde hâlâ ahmaklığımızı fark edemeyebiliriz. Acele eÅŸeÄŸine bindiÄŸimizde hedefimize ulaÅŸamayıp yüz üstü düÅŸer kapaklanırız.

Sabır, bizi duraklatan her ne ise, nefes almamız, dikkat edip sorgulamamız ve tefekkür etmemiz için tam da bir fırsat olabilir. Sabır vücudumuzdaki beyin ve kalp frenlerini aktif duruma getirmektir. Ama asla pinti pinti oturup beklemek deÄŸildir. Sabır musibet anında gösterilecek ilk tepkidir.

İrade İpini Sıkı Tut

Sabır irade ipini elinden bırakmamak, idrak yolunu açık tutmak gibi çözüm tarafında durmak demektir. Ağır ve çekilmez sıkıntılarla karşılaÅŸtığımızda kendimizi bırakmadan, içimize burkulmadan yeni bir arayışa girmek sabır/kendimizi tahkim demektir.
Hayat kayıplarla sürüp giderken bir taraftan da bizi olgunlaÅŸtırır. Acılar ıstıraplar hepimizin kapısını bir ÅŸekilde çalar. Gelen her çeÅŸit duyguyu bir misafir olarak görmeli. Onu nasıl karşılayıp ağırlayacağımıza biz karar vereceÄŸiz.

“Sabırlı ol! Åžüphesiz ki Allah güzel davrananların ödülünü ziyan etmez.” (Hûd: 115)

EÄŸer ruh dünyamızda bir disiplin yani sorumluluk anlayışını içselleÅŸtirdiysek kararlılığımız devam eder, pes etmeden yeni bir çıkış yolu arama direnci, aradığımız ışığı bize gösterir. Olaylar karşısında yılmadan yıkılmadan mecalimiz oranında adım atmaya devam ederiz. İşte sabır dediÄŸimiz de bu olsa gerek. Aynı zamanda sabır yeni bir bilgiye ulaÅŸma umudunu kaybetmeden yeni ÅŸekiller ve plânlar üzerinde kafa yormaktır.

Kuyuya düÅŸen ne yapar?
Dur, yavaÅŸla nefes al bilincini geniÅŸlet. Çözüm ara.

“İslâm muhtevasının dikkat bütünü sabırdır.” (Sezai Karakoç SÜTUN-2 S. 694 Fatih Yayınevi:1969)

Çünkü sabır karşılaşılan olumsuz bir durum sonucunda bocalayıp çöküntüye uÄŸramadan dağınık duygulardan hemen sıyrılıp dikkatleri toplamaktır.

Sabır zorluklar karşısında kendini bırakmadan direnmedir.
Sabır ruh çöküÅŸü ve bocalamaya karşı canlılığı sürdürme direncidir. Bu direnç sürdürülebilirse baÅŸka güzelliklere maya olur.

Dur, GevÅŸeme, DüÅŸün.

Sabır bir çeÅŸit duraklama ÅŸeklidir. DurduÄŸumuz zaman düÅŸünme fırsatı kazanırız. Ne yapmamız gerektiÄŸine iliÅŸkin arayışa gireriz.
Sabır inançlarımızdan ve deÄŸerlerimizden kuÅŸkuya kapılmadan duruÅŸumuzu bozmadan yeni ve temiz bir yol açması için yaratana sığınmaktır; bol duâ ile tazelenmektir.

Geciken bir ÅŸey olduÄŸunda kaygılar, tedirginlikler ve umut tıkanıklıkları yaÅŸanabilir ama sonu güzel olur. Sabır ve tevekkül, içinde böyle saÄŸlam bir güzellik çekirdeÄŸi barındırır.

Sabır, çile hırkasını giyerek olduÄŸunca direnmektir. Ama bu direncin sonu boÅŸ deÄŸildir. Bakın üstat Sezai Karakoç ne diyor: “Her çileden ve ıstıraptan sonra gelen ferahlık ve kolaylık, bu çilenin birinci karşılığıdır.” her güçlükten sonra bir kolaylık vardır, ÅŸüphesiz, her güçlükten sonra bir kolaylık vardır” kutsal hükmü, çilenin sonucu için ilâhî bir vaat, ilâhî bir teminattır. Bu has ruhun bir ilerleme kuralıdır.”

“Her ÅŸey üstüne gelip, seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiÄŸinde, sakın vazgeçme! İşte orası kaderinin deÄŸiÅŸeceÄŸi noktadır.” (C. Rûmî)

“Sadece Rabbin için sabret!” (Müddesir:7)
Bu ayette sadece umudu Allah’a baÄŸlayarak bir öngörü zenginliÄŸi ve gönül geniÅŸliÄŸi için zorluklara göÄŸüs germe ve tahammül tavsiye ediliyor olabilir.

Canımızı yakan, moralimizi bozan, kimyamızı alt üst eden ÅŸeylerle her zaman karşılaşılabilir. Bir labirentte olduÄŸunu fark eden birisinin bir ışık, bir umut araması direnciyle doÄŸru orantılıdır. İşte sabır bu direnç sahibinin ışığa ve umuda imkân aramasıdır. Bu yol insan iradesini umuda düÄŸümler.
Ne diyeyim ki: kederini, üzüntüsünü, tasasını ve sevincini sadece Allah’a sunan Yusuf olgunluÄŸu ve onuru gerek.

 

Ali Bedir

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.