Sosyal Medya

Makale

Kaşıkçı Cinayetinin Ranta Çevrilmesi

tarihinde yayınlandı.

Bu kirli düzende Müslümanın kıymeti harbiyesi yok. Adaleti zalimlerden bekler olmuÅŸuz.

Gazeteci Cemal Kaşıkçı, bir devletin resmi makamında hunharca katledildi.

Söz konusu cinayet tüm delilleriyle beraber net ÅŸekilde kaydedildi/ortaya kondu.

Sokaktaki çocuÄŸa “kim öldürttü?” diye sorsan hepsi Suud Prensi Muhammed Bin Selman’ı iÅŸaret eder.

Suud Kralı Selman’ın aciz bir Kral olduÄŸu, her ne kadar perde önünde Kral kendisi gözükse de aslında tüm iplerin oÄŸlu Muahammed bin Selman’da olduÄŸunu herkes biliyor.

Cinayet ortaya çıkar çıkmaz ABD DışiÅŸler bakanı Pompeo apar topar Suudi Arabistan’a uçtu.

Muhtemelen iki konu için Arabistan’a gitti:

Birincisi; Prens bin Selman’ın konumuna zarar gelmemesi için gerekli tedbirleri almaktı.

Çünkü ABD ve Ä°srail OrtadoÄŸu’daki plan ve stratejilerini bin Selman üzerinde kurdular. Bin Selman bu cinayet nedeniyle devre dışı kalması ABD ve Ä°srail’in OrtadoÄŸu’daki birçok planını bozacaktır.

Ä°kinci konu ise; bu cinayetin azmettiricisi bin Selman’ın kirli çamaşırlarını örtme karşılığında Suud’tanalınacak haracın/sus payının pazarlığını yapmaktı.

Trump’un bu cinayetin olduÄŸu günlerde dünya kamuoyuna “Arap Petrol Åžeyhlerinin, ABD koruması bedeli olarak ellerini daha fazla cebe atmaları gerektiÄŸi; ABD olmazsa onların bir saniye o koltuklarında oturmalarının mümkün olmadığı” mealindeki sözleri sonrasında kapalı kapılar arkasında neler konuÅŸulduÄŸunu tahmin etmek hiç de zor deÄŸil.

Pompeo, Arabistan’dan sonra Türkiye’ye geldi.

Muhtemelen Türkiye’nin elindeki delilleri öÄŸrenmek ve Türkiye’yi susması için bir rüÅŸvet paketi sunmak için gelmiÅŸti.

ErdoÄŸan ısrarla cinayetin üstüne gitti ve söz konusu cinayetin dünya gündeminde yer alması için baÅŸarılı bir süreç ortaya koydu.

Kral Selman’ı özellikle bu cinayet suçu dışında tutmaya özen gösteren ErdoÄŸan, genç prensi ima etse de ÅŸimdiye kadar Prensin azmettirici olduÄŸunu dile getirmedi.

Cinayet esnasındaki konuÅŸmaların Türk yetkililerin elinde olduÄŸu iddia ediliyor. Ä°ddia doÄŸru ise bu konuÅŸmalarda azmettirici prens Selman’ın bir ÅŸekilde konuÅŸma esnasında geçmiÅŸ olması gerekiyor. Fakat yetkililer halen bu yönde bir delil ortaya koymuÅŸ deÄŸiller.

Ellerinde bu delil mi yok, yoksa bu delili bir pazarlık veya stratejik hamle için sonraya saklanıyor, bilmiyorum.

Trump, CÄ°A’nın bin Selman’ı mesul tutan açıklamalarına raÄŸmen kendisi bu konuda yeterli delil yok diyerek genç prensi ÅŸimdilik koruma altına aldı.

Muhtemelen bu delilleri bin Selman’ın başında Demoklesin Kılıcı gibi tutup Suud ineÄŸini saÄŸmaya devam edecek.

ABD’nin buradaki niyeti ve yapmak istediÄŸi belli ve Suud’un buna uymaktan baÅŸka alternatifi yok; tıpış tıpış Trump’un istediklerini yapacak.

Fakat Türkiye, bu niyetin ve uygulamanın önünde en büyük engel.Türkiye’ye sus payı olarak bir ÅŸeyler vaadedilecektir muhakkak.

Bu vaadTürkiye’nin, Suriye’de Fırat’ın doÄŸusuna girmesine göz yummak mı olacak, Suud’unpetro dolarlarından bir kısmı mı olacak ya da Katar’a uygulanan ambargonun kalkması mı olacak…? Bilmiyoruz.

Tabii ki Türkiye’nin bu kirli pazarlığı kabul edip etmeyeceÄŸi ayrı bir konu.

Bizim dileÄŸimiz; Yetkililerimizin bu kirli pazarlığa girmeyip suçluların ortaya çıkması için gerekli çabayı ortaya koymasıdır.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.