Sosyal Medya

Makale

ÖLENE KADAR ALLAH'A KULLUK

Ne kadar çok aldandı yorgun hayallerimiz, kırgın ümitlerimiz. Aldansak da tekrarlamaktan vazgeçmedik. Kahırlarımızı yağmurlara bıraktık.

     Ay ışığını taze bir süt gibi içip kaldırımları adımlarken, ümitsiz de, hayalsiz de olmaz dediÄŸimiz sükuneti yoÄŸunlaÅŸtırdığımız gecenin koyu vakitlerinde kalpsiz dünyanın kalbi olmaya ant içtiÄŸimizi, Allah ile yürümenin öyle oturarak olmayacağını söyleyip yola düştüğümüzü o gündür bu gündür münafıkların ihanetine, halkın cehaletine, din tüccarlarının fesadına, mollaların din adına gardiyanlığına, ruhanilerin dünya perestliÄŸine ve daha birçok ÅŸeye karşı direnişçi, islahatçı, mümin kimliÄŸimizle karşı durduk ve durmaya devam edeceÄŸiz.

      Ruh hastalarının hezeyanlarını keramet ve hikmet olarak deÄŸerlendirenlere karşı hakikati hatırlatmaya devam edeceÄŸiz.

      Dün Musa'nın düşmanları olan firavun, karun, belam üçlüsü ne ise bugünde samimi Müslümanların düşmanı bu üçlü saca yağıdır. Bu ÅŸuursuz ve ÅŸerefsiz kesimlere karşı mücadelemizi onurlu direniÅŸ çizgisinde sürdürüyoruz.

      Zalimlerin acemi uÅŸaklarını, ÅŸakÅŸakçılarını, yalaka takımlarını iyi tespit edeceÄŸiz. Ad ve semud kavminin entellektüel sapıklarını, mübtezellerini iyi tanıyacağız ki, tüm varlığımızı yaÄŸmalamış bu emperyal ÅŸer odaklarına karşı dünyayı dar edelim. Modern yobazlardan hesap soralım.

      Birde mütedeyyin olan kapitalistler var. Sahte bir paranın iki yüzü gibidirler. Bunlar haftanın belli günlerinde, belli seanslarda zikirle, tezkiyeyle, tespihle, cübbeyle, sarıkla, ÅŸeri kazançlarla cennetin yüksek köşelerinde, kevser ırmağının kenarında kendilerine yazlık bir ev inÅŸa ederler. Ä°ÅŸte bunlar insanların dertlerine ortak olmayan, mazlumların coÄŸrafyasından haberi olmayan, yeni bir din icat eden modern yobazlardır. Åžunu unutmayalım ki, Ä°slam asla Ä°slam artı bir ÅŸey deÄŸildir.

      Ay ışığını taze bir süt gibi içip sükuneti yoÄŸunlaÅŸtırarak kaldırımları adımlarken, anlayan, idrak eden, sızlayan, beynini zonklatan bir insanın, bir gönlün, bir kalbin, çürük bir sürü kafadan daha deÄŸerli olduÄŸunu hep düşündük, konuÅŸtuk. Akledenlere ne kadar ihtiyacımız olduÄŸunu söyledik. Zira böyle gönül sahibi bir tanıdık, dertli ruhu yalnızlıktan, çaresizlikten kurtarır. Åžehir dolusu gönülsüz ve dertsiz bir kitleyse dertli ruhun üstüne yığılır ve onu yalnızlığa, kimsesizliÄŸe mahkum eder. Halk yığınları arasında yalnız kalmak çok acı bir derttir.

      Kalabalıklarda yalnız olarak, kanımıza serinlik ekerek özgürlüğün kanatları geçiyor üstümüzden.

      Dışımızdaki dünyanın kavurucu sıcağına ve içimizdeki dünyanında sızılarına, korkularına, susuzluÄŸuna, endiÅŸelerine, umutlarına karşı takva elbisemize sarılmış olarak kum üzerinde yatıyoruz.

      Yürüyoruz, yalnızca yürüyoruz, inandığımız yolda.

      Ä°nanmış olamanın bütün dış belirtileriyle yüklü olarak durmadan yürüyoruz mümince ölene dek.

      Dini yalnızca Allah'a has kılarak Ä°slam rengiyle Müslümanca ölene dek yürüyeceÄŸiz.

      Rahmanın boyasıyla ölmek, gerçek ve derin Müslüman olarak ölmek. Unutmayın herkesin ölümü kendi rengindedir.

      Ä°lahi söz bulutlarından inen rahmet olan yaÄŸmurların altında ıslanarak sıratı-müstakimde yürüyoruz. Bize verilen yaÅŸama mühleti dolana dek.

      ^^Ölüm gelinceye kadar Rabb'ine kulluÄŸu sürdür^^( Hicr 15/99)

 

 BÃœNYAMÄ°N DOÄžRUER

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.