İşgal güçleri bu kez Lübnan’daki Aynu’l-Hilve Mülteci Kampı’nı kana buladı

Lübnan’daki Filistinlilerin yaralarını yeniden kanatan ve mülteci kamplarının geleceÄŸine dair kaygıları derinleÅŸtiren bir sahnede, Aynu’l-Hilve Mülteci Kampı dün (18 Kasım Salı) akÅŸam ani bir Ä°srail saldırısına maruz kaldı. Saldırı sonucunda 13 Filistinli ÅŸehit olurken çoÄŸu spor yapan gençlerden oluÅŸan onlarca kiÅŸi de yaralandı. Yaralıların tamamı kapalı bir spor sahasında spor yapan gençlerdi; herhangi bir askerî eÄŸitim ya da güvenlik faaliyetiyle ilgileri yoktu.

Bölgesel olarak son derece hassas bir dönemde gerçekleÅŸen bu saldırı, ayrı bir olay olarak deÄŸerlendirilmedi; aksine sivillere yönelik art arda gelen saldırıların bir halkası ve Gazze dışına doÄŸru geniÅŸleyen bir ÅŸiddet politikası olarak görüldü. Bunun, özellikle son BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi kararından sonra bölgede yeni dayatmalar oluÅŸturma giriÅŸimi olduÄŸu ifade edildi.

Bir spor sahası, katliam alanına dönüÅŸtü

Lübnan SaÄŸlık Bakanlığı dün akÅŸam yaptığı açıklamada ÅŸehit sayısının 13’e yükseldiÄŸini duyurdu. Ambulans ekiplerinin uzun saatler boyunca kaos ve yıkım içinde çalıştığı, yaralıların Sayda’daki ve çevre bölgedeki hastanelere taşındığı belirtildi.

Hamas’tan kaynaklar, Ä°srail’in mülteci kampında askeri unsurlar veya liderler bulunduÄŸuna dair iddialarını kesin bir dille yalanladı ve saldırının yalnızca sivilleri hedef aldığını vurguladı.

Mülteci kampı içinden görgü tanıkları Filistin Enformasyon Merkezi’ne yaptıkları açıklamalarda, saldırının gençlerin her gün gittiÄŸi kapalı bir mini futbol sahasını hedef aldığını, buranın hiçbir ÅŸekilde bir eÄŸitim kampı olmadığını ve spor dışında herhangi bir amaçla kullanılmadığını söyledi.

Tanıklardan biri ÅŸöyle dedi: “Top oynuyorduk… Her ÅŸey normaldi. Bir anda korkunç bir ses oldu, bütün gençler yere yığıldı. Ne silah var, ne eÄŸitim… Sadece bir saha.”

Bir baÅŸka tanık ise, “Saha biliniyor, her gün çocuklarla dolu. Ä°ÅŸgal, futbol oynayan sivilleri vurmayı meÅŸrulaÅŸtırmak için askeri eÄŸitim hikâyesini uydurdu.” dedi.

Tanıklar, kurbanların çoÄŸunun yirmi yaşını bile aÅŸmamış gençler olduÄŸunu, patlamanın büyüklüÄŸünün ise sahayı tamamen bir yıkım alanına çevirdiÄŸini aktardı.

Filistinli OluÅŸumlar: Tamamlanmış bir suç ve mülteci kamplarının iradesini kırma giriÅŸimi

Kuzey bölgesindeki Filistinli oluÅŸumlar ve halk komiteleri saldırıyı sert bir ÅŸekilde kınadı. YaÅŸananların “açık bir saldırı ve tüm unsurlarıyla iÅŸlenmiÅŸ bir suç” olduÄŸunu belirtti. Amaçlarının mülteci kamplarının iradesini kırmak ve hâlâ, baÅŸta yurda dönüÅŸ hakkı olmak üzere tüm ulusal haklarına baÄŸlı kalan bu mülteci kampları ahalilerini yıldırmak olduÄŸunu söylediler.

OluÅŸumlar bugünü (ÇarÅŸamba) genel yas günü ilan etti; okullar ve anaokulları kapatıldı, bayraklar yarıya indirildi ve ÅŸehitler için Fatiha okundu.

Filistin Halk KurtuluÅŸ Cephesi’nin Åžehitler ve Esirler Ofisi de saldırının “suç niteliÄŸinde bir eylem” ve uluslararası teamüllerin açık ihlali olduÄŸunu belirtti. Dökülen kanın sorumluluÄŸunun tamamen iÅŸgalin üzerinde olduÄŸunu ifade etti.

Mültecilik sembolünü hedef alma giriÅŸimi

302 Mülteci Haklarını Savunma Komisyonu BaÅŸkanı Ali Huveyydi, iÅŸgal güçlerinin mülteci kampındaki gençlerin tek nefes alabildiÄŸi mekânı bilerek hedef aldığını söyledi. Amaçlarının Filistinli mülteciliÄŸin sembolünü vurmak ve yıllardır Filistin felaketinin canlı tanıkları olan mülteci kamplarını ortadan kaldırmaya çalışmak olduÄŸunu ifade etti.

Huveyydi, Filistin Enformasyon Merkezi muhabirine yaptığı açıklamada, Lübnan’daki Filistin mülteci kamplarında hiçbir askerî eÄŸitim kampı bulunmadığını; Filistinlilerin burada iç barışı korumaya ve Lübnan iç iÅŸlerine karışmamaya özen gösterdiÄŸini vurguladı.

Maan BeÅŸÅŸur: Güvenlik Konseyi kararından sonra uluslararası atmosferle baÄŸlantılı bir saldırı

Lübnanlı düÅŸünür ve yazar Maan BeÅŸÅŸur, saldırının son Güvenlik Konseyi kararının ardından oluÅŸan siyasi baÄŸlamdan ayrı düÅŸünülemeyeceÄŸini belirtti. Bu saldırının, iÅŸgalin Gazze’de direniÅŸ karşısında yaÅŸadığı “bocalamadan” çıkmasına yardımcı olacak bir planın fiili yansıması olduÄŸunu söyledi.

BeÅŸÅŸur, en büyük Filistin diasporası kampının hedef alınmasının tehlikeli bir mesaj taşıdığını, bunun amacının Lübnanlılar ile Filistinliler arasında ve Filistinlilerin kendi içinde fitne tohumları ekmek olduÄŸunu belirtti. Bunun, Siyonist projenin tarih boyunca uyguladığı parçalama politikasıyla tamamen uyumlu olduÄŸunu ifade etti.

BeÅŸÅŸur, Arap ve Ä°slam ülkelerini bu tırmanışa karşı net bir siyasi, askerî ve ekonomik tavır almaya çağırdı.

Aynu’l-Hilve Mülteci Kampı’nda iÅŸlenen bu katliam, hiçbir ÅŸüpheye yer bırakmayacak ÅŸekilde, bölgesel tırmanışın ve bölgedeki nüfuz haritasının yeniden çizilmeye çalışılmasının önemli ve kritik bir dönüm noktasıdır.

Filistin Enformasyon Merkezi