Direniş ve Filistin'in bekası

Müslümanların Harem-i Åžerif’te geleneksel olarak toplandıkları alanın kapatılması, Ä°srail’in Åžeyh Cerrah Mahallesi’nde Filistinli aileleri evlerinden tahliye etme çabası ve fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa’yı basması bardağı taşıran son damla oldu ve Filistin direniÅŸ grupları harekete geçerek saldırılara karşılık verdiler. Siyonist zihniyet Filistin halkını avuçlarındaki taÅŸtan baÅŸka bir ÅŸeyi olmayan yoksullaÅŸtırılmış fertler olarak tasavvur ederken hiç beklemediÄŸi bir güçle karşılaÅŸtı ve ÅŸaÅŸkınlığa uÄŸradı. Nitekim direniÅŸ güçleri tarafından Ä°srail kent merkezine, sanayi bölgelerine, havaalanlarına atılan roketler, sarsılmaz bir zırh olarak lanse edilen demir kubbe hava savunma sistemini delip geçmiÅŸ ve tahmin edilenden daha büyük hasarlara yol açmıştı. Atılan roketler karşısında paniÄŸe kapılan Yahudiler, siren sesleri eÅŸliÄŸinde sığınaklara kaçarken gözlerindeki korku ve endiÅŸe hali ekranlara yansıdı. Ä°ÅŸgalci zorbalar kayıplar ve yaralılar hakkında bilgi vermekten kaçınsa da tahribatın büyük olduÄŸu söyleniyor.

Yedioth Ahronathun haberine göre Ä°srail saldırısının baÅŸlamasından bu yana Gazze Åžeridi’nden Ä°srail’e 3 bin 500 füze atıldı ve çok sayıda ev, araç ve iÅŸyeri hasar aldı, fakat kayıplar ve yaralılar hakkında bilgi verilmiyor. Ağır narsist belirtiler gösteren iÅŸgalciler kendilerini yıkılmaz, sarsılmaz bir güç olarak görüp, yaÅŸadıkları kaygıyı gizli tutmaya özen gösteriyorlar… Hatırlarsınız Ä°srail, Ä°kinci Körfez Savaşı’nda Irak’tan Tel Aviv’e atılan Scuk Füzeleri sebebiyle 14 vatandaşının öldüÄŸünü otuz yıl sonra açıklamıştı ancak daha sonra kayıpların verilen rakamdan iki kat fazla olduÄŸu ortaya çıkmıştı. Narsizmin bütün renklerini taşıyan iÅŸgalci zihniyet, ÅŸiddet üzerine kurulan gücünü kaybetmekten korkuyor ve kendini sarsılmaz bir muktedir olarak göstermeye çalışıyor. Zira mazlum halkların kaynakları üzerinden elde ettiÄŸi maddi gücü kaybettiÄŸinde yaslanacağı hiçbir ÅŸeyi kalmayacak bunu biliyor… Fakat zulmün kaleleri artık sarsılıyor…

YaÅŸanan tahribatın gizli tutulmasının ikinci bir nedeni ise iÅŸgalcilerin motivasyon kaybı ile ilgili endiÅŸeleridir. Nitekim Ä°ÅŸgalci Ä°srail, direniÅŸçilerin verdiÄŸi tahribatı ve kayıpları açıkladığı takdirde yerleÅŸimcilerin ve askerlerinin moral olarak çökeceÄŸini biliyor. O yüzden kuyunun dibini mümkün olduÄŸunca gizli tutmaya çalışıyor.

Necah Üniversitesi siyaset bilimi öÄŸretim üyelerinden Kemal Alavne, Ä°srail’in kayıplar hakkında bilgi vermekten kaçındığını ve bu konuda büyük bir gizlilik yürütmeye çalıştığını ancak tahminlere göre füzeler sebebiyle 97 kiÅŸinin öldüÄŸünü ifade ediyor. Fakat bu konuda karşı taraftan bir açıklama yapılmış deÄŸil.

Edinilen bilgilere göre zulme karşı birlikte hareket eden direniÅŸ güçleri, attıkları füzeler ile Ä°srail hava savunma sistemini geçerek büyük bir tahribata sebebiyet verdiler. Ä°srail, Ä°ran’ın uzmanlığı ve direniÅŸçilere verilen desteÄŸin bu endüstrinin geliÅŸimine büyük katkısının olduÄŸunu ifade ediyor ve Ä°slam ülkelerinin bu noktada benzer adımlar atmalarından endiÅŸe ediyor. EndiÅŸe etmekte haklı zira zulmü kınamak için sokaklara dökülen halklar artık atılan sloganların, yapılan eylemlerin, gıda ve ilaç yardımlarının ötesine geçilmesi ve ülkelerini korumak için direniÅŸe geçen Filistin halkına askeri ve lojistik destek saÄŸlanması gerektiÄŸini ifade ediyor ve yöneticilerine çaÄŸrıda bulunuyorlar. Zira Filistin ve Mescid-i Aksa’nın özgürleÅŸmesi bütün Ä°slam âlemini ve insani duyarlılık taşıyan her ferdi ilgilendiren bir durumdur dolayısıyla insan olduÄŸunu iddia eden her bireyin bu davaya katkı saÄŸlaması gerekir. Ä°slam toplumlarının lider ya da yöneticileri birbirlerine taÅŸ atmaktan vazgeçip bir araya gelmeli ve hataları ile yüzleÅŸip Filistin sorununun çözümü için kayda deÄŸer adımlar atmalıdırlar.

Fatma Tuncer / Milli Gazete