Sosyal Medya

Abdurrahman Dilipak: Matruşka savaşlarının eşiğindeki dünya

Dünya Matruşka savaşlarının eşiğinde. Savaş, terör ve darbelerle sınırlı değil artık tehdit. Sanal savaşlar da var artık, gıda terörü de. Media tetikçiliği de. İlaç da artık tehdit/silah olabiliyor. Biyolojik savaştan söz ediyoruz bugün. Çin bu salgını bir başka ülkeden kendilerine yönelik bir tehdit olarak algılar ve cevap vermeye kalkarsa bu bir anda dünyayı cehenneme çevirebilir.



FETÖ’yü tartışıyoruz da, FETÖ ABD’nin taÅŸeron örgütü deÄŸil mi? FETÖ ile iÅŸbirliÄŸi suçsa, ABD ile iÅŸbirliÄŸi niçin suç olmuyor? FETÖ’ye, PYD’ye yardım ve yataklık eden kim oluyor!?.
 
ABD ile müttefikiz ama, ABD PKK’nın Suriye kolu PYD ile kol kola. Tamam Ä°ran, Åžii koridoruna destek veriyor. Ee, ABD de “Kürt koridoru”na destek vermiyor mu? Hatta DAEÅž de onların Truva atı deÄŸil mi? ABD de stratejik ortağımız, Rusya da.. Ä°ngiltere de stratejik ortağımız Mısır da.. NATO da zaten müttefikimiz. Ama NATO ülkeleri hem FETÖ hem de PKK’yı koruyor, eÄŸitiyor, donatıyor.
 
NATO’da 29 üye var. Tek Müslüman ülke biziz. Haçlı karargahında bir Müselman! 1949’da 12 kurucu ülke vardı. Belçika, Kanada, Danimarka, Fransa, Lüksemburg, Hollanda, Norveç Portekiz, Ä°ngiltere ve ABD, Ä°talya, Ä°zlanda. Türkiye ve Yunanistan (1952), Almanya (1955), Ä°spanya (1982), Çekoslovakya, Macaristan, Polonya (1999), Bulgaristan, Estonya, Letonya, Litvanya, Romanya, Slovaka ve Slovenya (2004), Arnavutluk, Hırvatistan (2009), KaradaÄŸ (2017). Bizimle mutlu deÄŸil hiçbiri, ama bizden de vazgeçmiyorlar. Biz de onlardan vazgeçemiyoruz bir türlü.
 
Garip bir durum, efendileri ile kol kola olacaksınız, kahyaları ile kavgalı.
 
Åžimdi tekrar, ABD ile kol kola girdik gibi. Ne onlar planlarından vazgeçtiler, ne biz. Ama dün kavgalı idik, bugün dost olduk. Dün dost olduklarımızla da bugün restleÅŸiyoruz. Yarın yine bunun tersi olabilir. FETÖ’yle bir oluyoruz BÇG’ye karşı çıkıyoruz, BÇG’lilerle birlik oluyoruz, FETÖ’ye karşı çıkıyoruz. Yahu bunların ikisi de aynı kaynaktan beslenmiyor mu!.. Bunların yok aslında birbirlerinden pek farkları. Biz Ä°srail ile restleÅŸiyoruz ama, Ä°srail’in koruyucusu, bizim karşı çıktığımız “Yüzyılın projesi”nin ana sponsoru da ABD deÄŸil mi? Hal böyle olunca herkesle konuÅŸuyor da, bizden biri ile ters düÅŸünce, niye onunla tekrar konuÅŸmayı denemiyoruz. Hatta bu yönde fikir beyan edenlere sert tepki gösteriyoruz. Sahi ABD’nin ipiyle Lazkiye’ye girebilir miyiz! Batılı ülkelerin Suriye konusunda Rusya’ya karşı bize böyle sıcak destekleri aklımı karıştırdı. Hem peynir büyük hem delik.. Bizi bir bataklığa çekip boÄŸmaya kalkmasınlar.
 
ABD önceki gün bize bunu yaptı, Rusya da bize dün bunu yaptı. Görünen o ki, Suriye halkı kimsenin umurunda deÄŸil. Koyun can derdinde, kasap et derdinde. Birileri ülkede krizi çözmek için orada deÄŸiller, krizin sürdürülebilmesi için oradalar. Çünkü kendi varlıklarının orada bulunması bu krizin devamına baÄŸlı. Ä°ster misiniz bizi Haleb’e, Åžam’a, Lazkiye’ye doÄŸru çeksinler, Rusları da bize karşı kışkırtsınlar. Bu bahane ile NATO’yu bölgeye getirsinler. Türkiye’ye NATO komutası ve ÅŸemsiyesi altında, bayrağı altında burada kalacaksın, sen ÅŸu bölgede dur desinler. ABD, Ä°ngiltere, Fransa, Almanya bölgede üs kurarak bölgeye yerleÅŸsin. Türkiye ile Rusya’nın arasını iyice açsınlar. Ä°ran’ı Lübnan, Suriye ve Irak’tan temizleyeceÄŸiz diye her yerde operasyonlar yapsınlar. Bölgede tehlikeli bir oyun oynanıyor. Bakarsınız bir de “Kovid 19” belası sararlar bölgenin başına. Zaten Ä°ran’da baÅŸladı bile. Bir yandan da muhalefetin Ä°dlip konusundaki söylemindeki sefalet insanın yüreÄŸini burkuyor. Birileri Suriye konusunu göçmenlerin ülkelerine dönmesi ve yeni göçmen kabul edilmemesi ile sınırlı bir gündemle deÄŸerlendiriyor. Kafa ÅŸu: Bize ne Esad’dan, Suriye’den; bize ne Sisi’den, Mısır’dan!
 
Dünya MatruÅŸka savaÅŸlarının eÅŸiÄŸinde. SavaÅŸ, terör ve darbelerle sınırlı deÄŸil artık tehdit. Sanal savaÅŸlar da var artık, gıda terörü de. Media tetikçiliÄŸi de. Ä°laç da artık tehdit/silah olabiliyor. Biyolojik savaÅŸtan söz ediyoruz bugün. Çin bu salgını bir baÅŸka ülkeden kendilerine yönelik bir tehdit olarak algılar ve cevap vermeye kalkarsa bu bir anda dünyayı cehenneme çevirebilir. Nükleer savaÅŸ yanında bugün kimyasal silah da artık eskidi. Işın silahları çıktı artık. Laser silahları, RF jenaratörleri ile dünyayı cehenneme çevirmek hiç de zor deÄŸil.
 
Bugün Türkiye olarak, Ä°slam dünyası olarak, bu kötü gidiÅŸe karşı söyleyeceÄŸimiz bir söz olmalı. Ama ÅŸu halimizle “kendisi himmete muhtaç bir dede, nerde ki gayrıya himmet ede”..
 
Bakın ÅŸu erken uyarı sistemleri, radar sistemleri bugün çok da güvenilir deÄŸil. Husiler ARAMCO’yu yine vurdu. Patroid’ler niye çalışmadı? Ä°srail geçen yıldı sanırım, Ä°skenderun’dan girip, Urfa üzerinden S200, S300, S400’ün üzerinden geçip Bekaa’yı vurup, geri dönüp Urfa üzerinden Ä°skenderun’dan Akdeniz’e geçip, Ä°srail’e dönmüÅŸtü. Ä°srail’i ne yerli radarlarımız, ne Patroid’ler, Amerikan üsleri, ne de Ruslar görebildi.
 
Yeni silah ve savunma sistemleri bundan önce yapılanlarla kıyaslanamayacak kadar sofistike. Korkunç bir dehÅŸet dengesi oluÅŸtu. Batının mızrağı çuvala sığmıyor artık.
 
Birileri Türkiye’yi zayıflatarak, köÅŸeye sıkıştırarak teslim almak istiyor. NATO’nun planı belli. Türkiye’yi NATO ÅŸemsiyesi altına alıp, NATO’yu bölgede kalıcı kılarken, Rusya’yı ve Ä°ran’ı bölgeden çıkarmak, Suriye’de de Ä°srail için ve batı için tehdit oluÅŸturmayan yeni bir rejim oluÅŸturmak. Åžii - Sünni, Kürt - Türk - Arap, Müslüman-Hristiyan bölgelerinden oluÅŸan “yamalı bohça bir Suriye” icad etmek. Bu modeli geniÅŸleterek Irak, Ürdün, Lübnan, Filistin, Ä°srail ve Kürdistan’ı yeniden konumlandırmak. Büyük ve tehlikeli bir oyunla karşı karşıyayız. Yani bu kirli oyunla, Büyük Ä°srail planı ve BOP’la ulaÅŸmak istedikleri hedefe bir adım daha yaklaÅŸmış olacaklar.
 
Rusya’yı da burada köÅŸeye sıkıştırıp, ya yanlarına almak ya da zayıflatmak isteyecekler. Ukrayna / Kırım senaryosu da bunun bir parçası. EÄŸer Rusya batının, ABD’nin dümen suyuna girecek olursa ona Mısır ya da Libya’da, KKTC’de daha geniÅŸ imkanları olan bir üs ikram edebilirler. Ya da Rusya’yı Balkanlar’dan, Kafkasya’dan, Hazar’dan, Baltıklardan, yumuÅŸak karnı olan Türk dünyası üzerinden, Bering’den, Karadeniz’den sıkıştırabilirler. Suriye’de ve Ä°ran’da zor duruma düÅŸürebilirler. Ä°ran’dan sonra Rusya’da da Kovid 19 baÅŸ gösterebilir (!) mesela!
 
Neyse ÅŸimdilik bir sürpriz olmazsa, 5 Mart’ı bekleyeceÄŸiz. 5 Mart’ta ErdoÄŸan, Putin, Macron ve Merkel bir araya gelecek. Macron hem Ä°ngiltere’nin yanında, hem NATO üyesi, hem de AB üyesi, hem de Suriye’nin garantörü. Avrupa, ABD’nin, NATO ÅŸemsiyesi altında bölgeye giriÅŸini engellemek isteyebilir. Rusya’nın da bu dengede artık bir karar vermesi gerek.
 
Tam böyle bir zamanda Viyana’ya Ozan Ceyhun’un atanması garib deÄŸil mi?
 
Ä°dlib’de ikircikli bir oyuna gelirsek bunun iç politikada nelere malolacağını iyi hesaplamak gerek.
 
Bir yandan Korona, bir yandan deprem tartışmaları derken, ÅŸimdi gündemimizde artık savaÅŸ ve siyasi bir deprem anlamı taşıyan darbe konusu da gündem oldu.
 
Herkesin çok dikkatli olması gerek. Dünyanın gidiÅŸatı iyi deÄŸil, bölgemizin de. Hal böyle olunca bu dünyada ve bu bölgede Türkiye’nin çok iyi durumda olduÄŸunu söylemek mümkün olmasa gerek. Siyasiler ve bürokratların ne dedikleri, ne yaptıkları kadar, bunların toplumda nasıl karşılık bulacağını da hesaplamaları gerek. Toplumda güven katsayısı çok düÅŸük. Çünkü anlam veremedikleri bazı iÅŸler oluyor.
 
Ha! Bu arada Suudi Arabistan’da ARAMCO’ya Husilerden dron ve füzelerle yeni bir saldırı oldu. Patroitler uykudaydı! ARAMCO’nun yönetimine bir Amerikalı bayan üye de katıldı. Yönetimin 4’ü Amerikalı, 2 si Suudi. Yine yeni bir haber, Suudi Arabistan’da kumar turnuvası düzenlendi. Kadın-erkek karışık oynuyorlar. Suudi Arabistan özgürleÅŸiyor!?. Niye Lübnan’a gidip Lübnanlı Hristiyan Arapları zengin etsinler deÄŸil mi? Hatırlarsanız Fetullah Gülen hocaefendi (!) de Las Vegas da bir kumarhaneye ortak olmuÅŸtu. Tabii her ÅŸey dava içindi!. Sahi Türkiye’den oraya gidip oynayanlar kimlerdi!?. Herkes Mehdiyi beklerken sanırım Deccal gelmek için sabırsızlanıyordur. Onu bölgeye geldiÄŸinde Veliaht prens mi, Dahlan mı, Emir mi, Sisi mi yoksa Netanyahu ya da Kushner mi karşılayacak!? Ä°çimizdeki Dahlan ve Kushner ÅŸürekasına dikkat edelim. Selâm ve dua ile..
 
 
Yeniakit

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.