İslam’ın en müstesna sembolü ‘ezan’ın dünü ve bugünü
Gerçekten bu yönüyle düşündüğümüzde saat farkı sebebiyle aslında her dakika mutlaka bir müezzinin, namaz vaktinin gelmiş olduğunu ilan etmek maksadıyla ezan okuduğunu söylemek ve her bir dakika içinde o sadânın semada dolaştığını düşünmek mümkündür. Bu hakikat bile ezana, Allah Teâlâ'nın vermiş olduğu ayrıcalığın bir işaretidir.
İlâhî bir sadâ olan ezanın fazileti hakkında birkaç hadîs-i şerîf:
Toplam 38 / 28. Foto
Peygamberimizin emriyle Hz. Bilal tarafından ilk olarak okunduğu günden beri ezan, güneşin üzerine doğduğu her bir mekânda, Uzakdoğu'dan başlayıp Batı'nın en uç noktasına varıncaya kadar müminlerin sadâlarıyla göklere yükselmektedir. Mana ve muhtevası bakımından ezan hem namaz hem de İslâm için bir çağrıdır; fetih ve zaferlerin vazgeçilmez bir unsurudur. Nitekim Mekke'nin fethinden beri ele geçirilen her beldede yapılan ilk uygulamalardan biri, fetih müjdesini her tarafa duyurmak üzere yüksek bir yerde ezan okumak olmuştur. Baki'nin meşhur Kanunî Sultan Süleyman Mersiyesi'ndeki, "Aldın hezâr bütgedeyi mescid eyledin / Nâkūs yerlerinde okuttun ezanları" beyti bu uygulamanın divan şiirine aksetmiş bir ifadesidir.