Sosyal Medya

Güncel

Akın Öztürk: İsrail bizi sattı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davanın görülmesine tanık beyanlarıyla devam edildi.



Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza Ä°nfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruÅŸmaya, sanıklar ve yakınlarıyla müÅŸtekiler ve taraf avukatları katıldı.

DuruÅŸmanın öÄŸleden sonraki bölümünde 15 Temmuz'da Hava Kuvvetleri Kurmay BaÅŸkanı Vekili olan emekli Tümgeneral Cevat Yazgılı beyanda bulundu.

 

Yazgılı, Genelkurmay BaÅŸkanlığı'ndaki terörle mücadele koordinasyon toplantısı sonrası 19.00-19.15 gibi karargaha geldiÄŸini belirterek, döndükten sonra harekat baÅŸkanı vekilinin uçuÅŸların durdurulduÄŸunu ilettiÄŸini bildirdi. Yazgılı, "Sebep olarak da biz toplantıdayken Genelkurmay BaÅŸkanımızın yanına MÄ°T MüsteÅŸarı'nın geldiÄŸini, hareketliliÄŸin ondan sonra baÅŸladığını, muhtemelen onunla ilgili olabileceÄŸini söyledi. Ben uçuÅŸların durdurulduÄŸu bilgisini hava kuvvetleri komutanımıza arz ettim." dedi.

Daha sonra yapacağı iÅŸleri takip etmek üzere ofisine çıktığını dile getiren Yazgılı, bir süre sonra Solo Türk, insansız hava aracı ve Suriye ile ilgili bazı uçuÅŸların açıldığının bildirildiÄŸini ifade etti.

"ÅžOK EDÄ°CÄ° BÄ°R OLAY"

Yazgılı, bu bilgileri de kuvvet komutanına arz ettiÄŸini, sonrasında da Genelkurmay tarafından silah sesleri ve jet uçuÅŸlarını duyduÄŸunu söyledi.

Yazgılı, şunları anlattı:

"Bu sesin duyulması, bizim açımızdan baktığımızda ÅŸok edici bir olay. Harekat merkezini aradım fakat ulaÅŸamadım. Bu sırada Hava Kuvvetleri Komutanımız aradı, 'Yazgılı ne oluyor? Darbe olduÄŸuna dair söylentiler var burada. Bana bilgi ver.' dedi. 'Komutanım, uçuÅŸların olmaması lazım, uçuÅŸlar yasak. Harekat Merkezine ulaÅŸamıyorum, bilgi aldığımda arz edeceÄŸim.' dedim. O da bana Harekat Merkezi'ni kontrol altına almamı emretti. Ofisimdeyken Ä°stihbarat BaÅŸkanı Aydemir taÅŸçı, yanında bir ÅŸahıs, elinde bir tabanca geldi. 'Emir var, dışarıyla bir iletiÅŸim kurulamaması için telefonunuzu alacağım.' dedi. Aldı, bir ÅŸeyler mırıldandı ayrıldı."

Daha sonra Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi'ni kontrol altına almak için emir astsubayı ile buraya gittiÄŸini ancak kapının kilitli olduÄŸunu ve görevli uzman çavuÅŸun da burada bulunmadığını belirten Yazgılı, ÅŸöyle devam etti:

"Daha sonra güvenlikle ilgili bir kiÅŸiyi aldım. AÅŸağı indim. Kapıyı normal usullerle açmaya çalıştı, açamadı. Ben açmak için ateÅŸ etmesini emrettim. Kapıya birkaç el ateÅŸ etti fakat açmak için yeterli olmadı. Silahı da tutukluk yaptı. Biz bunlarla uÄŸraşırken sonradan Gökmen Tarhan olduÄŸunu öÄŸrendiÄŸim ÅŸahıs eksi birinci kattan bize ateÅŸ etti. Ben müdahale etmeleri için Hava Kuvvetleri Güvenlik Harekat Merkezini aradım. En kısa zamanda destek göndermelerini istedim. Gökmen Tarhan'ın da o ÅŸahıslardan olduÄŸunu, dikkat etmelerini söyledim. Daha sonra Gökmen Tarhan bir ÅŸekilde ayrıldı."

Güvenlik Harekat Merkezi'nden gelen iki kiÅŸinin de kapıyı açmayı denediÄŸini ancak açamadığını, bunun üzerine üst kata çıktıklarını ifade eden Yazgılı, kendisine yönelik itaatsizlik olduÄŸunu dile getirdi.

Yazgılı, isminin Günay KöroÄŸlu olduÄŸunu öÄŸrendiÄŸi bir kurmay binbaşı ile Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreteri Albay Veysel Kavak'ın kendisine kelepçe taktırdığını ifade ederek, oradaki güvenlikçilere "Madem bana kelepçe taktınız, komutanın emrini alıncaya kadar bana güç kullanan ÅŸahısları da gözaltına alın." dediÄŸini bildirdi.

Bu sırada kendisine kelepçe taktıran Kavak ile binbaşının ayrıldığını anlatan Yazgılı, Kuvvet Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ile yapılan görüÅŸmede emrine girmeleri emredilince kelepçelerinin çözüldüÄŸünü ifade etti.

EskiÅŸehir BirleÅŸtirilmiÅŸ Hava Harekat Merkezi'nden de TuÄŸgeneral Recep Ünal ile görüÅŸtüÄŸünü dile getiren Yazgılı, "UçuÅŸun yasak olduÄŸunu kendilerine bildirdiÄŸimizi, niye bu uçakların havada olduÄŸunu sordum. 'Ä°letmediniz mi?' dedim. 'Komutanım, bizim emrimizi dinlemiyorlar. Emir olmasına raÄŸmen uçuyorlar.' dedi. Ben de geliÅŸmelerden bilgi vermesini isteyip sonlandırdım görüÅŸmeyi. Kurmay baÅŸkanımız Hasan Hüseyin Demiraslan'a da durumu arz ettim. 'GeliÅŸme olursa bana bilgi verirsin.' dedi." ifadelerini kullandı.

Yazgılı, Korgeneral Yılmaz Özkaya'nın da aradığını, net ifadelerle bu giriÅŸimin baÅŸarılı olmaması gerektiÄŸini söyledikten sonra Harekat Merkezini etkisiz hale getirmesini söylediÄŸini belirterek, bu sırada Genelkurmay tarafından tankların ateÅŸ ettiÄŸini, camların da kırılmasından sonra Güvenlik Harekat Merkezi'ne (GHM) geçtiÄŸini bildirdi.

15 Temmuz'da Hava Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı'nda albay rütbesiyle görev yapan Murat IslıoÄŸlu'nun arayıp bir mesaj geldiÄŸini ve lojistik komutanı olarak atandığını söylediÄŸini anlatan Yazgılı, bunun üzerine ona emrin geçersiz olduÄŸunu ilettiÄŸini kaydetti.

Yazgılı, daha sonra Hava Kuvvetleri Harekat Merkezi'nin faaliyetlerini sürdürmemesi için muhabere baÄŸlantısı ile elektriklerinin kesilmesini emrettiÄŸini, baÄŸlı birliklere de mesaj çekmek istediÄŸini ancak baÅŸarılı olamadığını bildirdi.

Yine de telefonla birliklere ulaşıldığı için hava kuvvetlerinde bunun yasa dışı bir giriÅŸim olduÄŸunu bilmeyen kimsenin kalmadığına dikkati çeken Yazgılı, IslıoÄŸlu'nun tekrar arayıp kalkmak isteyen uçakları engellemek için yapılabilecek bazı ÅŸeylerden bahsetmesi üzerine gerekenin yapılması yönünde talimat verdiÄŸini söyledi.

YAZGILI DA GÖZALTINA ALINMIÅž

Yazgılı, ilerleyen saatlerde de merkez komutanlığından bir albayın aradığını, sonra da gözaltı iÅŸlemlerinin gerçekleÅŸtirildiÄŸini ifade etti.

Cevat Yazgılı, sonradan isminin bir listede bulunduÄŸu belirtilerek kendisinin de gözaltına alındığını dile getirdi.

Mahkeme BaÅŸkanı Selfet Giray'ın daha önce savcılıkta verdiÄŸi bir ifade de Akın Öztürk'ün sözlerinden bahsettiÄŸini hatırlatarak, bunları nerede duyduÄŸunu sorması üzerine Yazgılı ÅŸunları kaydetti:

"Biz 16'sının gecesi olsa gerek büyük bir spor salonunda kaldık. Daha sonra emniyet müdürlüÄŸüydü herhalde, kaydımız yapıldı, küçük bir spor salonuna alındık. Üç gruba ayrıldık salonda, solda bir grup vardı. Ortada üst rütbelilerden, büyük ihtimal hepsi generaldi. Solda da baÅŸka bir grup vardı. Ben, en önde oturuyordum sol baÅŸta. Yanımda Akın Öztürk vardı, onun yanında Kemal Mutlum vardı, benim arkamda da Aydemir TaÅŸçı vardı hatırladığım kadarıyla. Oradayken Akın Öztürk orgeneral niye baÅŸarılı olamadığı konusunda kendi kendine düÅŸünüyordu. Kendisinin 'Ä°srail bizi sattı.' dediÄŸini duydum."

Yazgılı, mahkeme baÅŸkanının, Akın Öztürk'ün bunu birisine hitaben söyleyip söylemediÄŸi sorusuna da "Yok hayır. Bunu mırıldanma ÅŸeklinde söyledi. Ne bana ne de Kemal Mutlum'a döndü. Kendi kendisine kritik yapıyor ÅŸekilde söyledi." yanıtını verdi.

DuruÅŸmaya devam ediliyor.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.