Sosyal Medya

Makale

ABD nereye koÅŸuyor?

Washington Post’da yayınlanan bir makalede, Fetullah Gülen’in ‘bir radikal’ ve “hem ABD hem de Türkiye için çok tehlikeli” olduÄŸu belirtildi. Makalede FBI göreve çaÄŸrıldı.

Bu arada, Amerikan Genelkurmay’ından sonra baÅŸkan yardımcısı da Türkiye’ye geliyor. Bu arada FETÖ konusunda görüşmelerde bulunmak üzere bir heyet Ankara’ya geliyor.

ABD’de seçim öncesi Trump’ın Clinton ve Obama’yı DAEÅž’i kurmakla suçlaması, FETÖ’nün ABD ve Ä°ngiltere’de bazı adaylara finansal destek saÄŸlaması iddiaları yavaÅŸ yavaÅŸ daha yüksek bir sesle dillendirilmeye baÅŸlaması önemli.

Zaten FETÖ içinde çözülme, kaynama, kendi aralarında karşılıklı suçlamalar giderek artıyor.. Tuncay Opçin’in Twitter’da Emre Uslu ile “Gülen’in MehdiliÄŸi” konusunda aralarında küfürlü yazışmaları da artık bu iÅŸin suyunun ısındığını gösteriyor..

Bu hareket 1991’de CIA’nın kontrolünde yeniden yapılandırıldığında 10 yıllık bir geçiÅŸ planı sözkonusu idi. Refahyol ile baÅŸlayan süreçte senaryoların hiçbirisi gerçekleÅŸtirilemedi. Her adımda çuvalladılar.

Bu konu ABD’de, CIA içinde ve aynı ÅŸekilde, AB ülkelerinde ve NATO içinde ciddi tartışmalara sebeb olacak olan bir konu.. Batılıların derin sessizliÄŸi biraz da bu endiÅŸeden kaynaklanıyor.. ABD, AB ve NATO biraz “beceriksizlik”lerinden kaynaklanan “utangaç”lıkla, biraz bu iÅŸlerin ortaya dökülmesi ve iÅŸlerin kontrolden çıkması halinde ne yapacaklarını bilmemelerinden ve hesap sorulmasından duydukları “korku” içinde paniklemiÅŸ durumdalar.

Koskoca batı, ABD, NATO, Vatikan hep birlikte doÄŸru düzgün bir darbe bile yapamıyorlar artık. DAEÅž ile bile baÅŸedemiyorlar(!). Bir tezkereyi bile geçiremediler. Mısır’da Sisi’nin eline bakıyorlar. “Medeniyetlerarası çatışma” dan söz ediyorlardı, dünyayı getirdikleri nokta iÅŸte tam da orası. “Tarihin sonu”na gelince, bu “son” tarihin sonu deÄŸil, kendi sonlarını iÅŸaret ediyor. Kavram ve kurumları ile çöküyorlar.

Gülen’i bu kadar büyütenler kendileri. Yarım asırdır üzerinde çalıştıkları bir proje ellerinde patladı. Hollywood’a yazdıkları senaryo baÅŸrolünde Gülen’in oynadığı bir skandala dönüştü.

Bu kirli oyunda kim kimi aldattı aceba, ABD Gülen’i mi, Gülen ABD’yi mi? Bir meczuptan bir Mehdi ve Mesih üretmeye kalkanların öfkesinin arkasında yatan asıl sebeb bu. Sadece Gülen ve cemaati deÄŸil, dünya derin devletinin aÄŸababaları da paniklediler.

Gülen’in geleceÄŸinin ne olacağının kimsenin umurunda olduÄŸunu sanmıyorum. Herkes kendini kurtarmak istiyor. Bunun için ne yapacaklar. Gülen’i ne yapmaları gerek. Bu yenilgiyi nasıl açıklayacaklar ve bundan sonra ne yapacaklar. Gülen’i bir ÅŸekilde halledersiniz de, arkasındaki dünyadaki ülkelerin üçte ikisinde örgütlenen bu örgütü ve bu örgütün kontrolündeki serveti ve kadroları ne yapacaksınız!

Herkes biliyor ki, bu işin içinde ABD, İngiltere, Almanya, İsrail, NATO, herkes var.. Ve mızrak çuvala sığmıyor.

Bundan sonra hangi adımı atacaklarını bilmiyorlar. Yeni bir başarısızlığa tahammülleri yok. Ne yaparlarsa yapsınlar başarısız olma ihtimalleri çok yüksek. Çünki halk oynanan oyunun farkında ve örgüt düne göre bugün çok ağır bir darbe yedi.. Muhalefet kanadı ise, bu senaryoya destek verenlere karşı, konuyu iç politika sorunu haline getirmeye çalışıyorlar.

Batı basını, STK’ları da bu süreçte çuvalladı. Hatta suç ortaklığı yaptı. Bunlar “sahibinin sesi”. Amnesty, HRW gibi kuruluÅŸlar demokrasiye karşı darbecilerin yanında duruyorlar.. Yine “darbeye darbe” diyemiyorlar. Laiklikten, Sekülerizmden söz ediyorlar ama bir “The Cemaat”in müdafaasını yapıyorlar. Özgürlüklerden, demokrasiden söz ediyorlar, militarist bir darbeye arka çıkıyorlar, PKK ve PYD gibi terör örgütleri ile iÅŸbirliÄŸi yapıyorlar. Cemaat denilen yapının nasıl bir “Tek adam” rejimi olduÄŸunu bilmeyen yok. Saçmalıyorlar.. Çünkü zırva te’vil götürmüyor.

Bu iÅŸin içinde ABD ve NATO’nun olduÄŸunu sağır sultan bile duydu. Gülen’in bu olaylarla ilgili olarak kendisinin hiçbir ilgisi olmadığını söylemesi ile ABD, CIA ve NATO’nun hiçbir alakasının olmadığını söylemesi arasında bir fark yok. Hepsi yalan söylüyor. Milletle alay ediyorlar sanki. Suçluluk psikolojisi ile yalan söylüyorlar. 

Bu haberler, tartışmalar, Amerikan seçimleri üzerinde etkili olacak. Amerikan basını ve Trump’ın bu konudaki sözleri bu tartışmayı daha da canlandıracak.. Bu komedi, bu ÅŸekilde daha uzun süre sürdürülemez. Komedi giderek komikliÄŸe dönüşüyor..

Aslında bu tartışmaların bu şekilde devamı, bazı gerçeklerin daha iyi anlaşılabilmesi için eşsiz bir fırsat da oluşturuyor..

Batılılar Gülen’in yalanları ile kendilerini oyalıyor.. Miting meydanlarına gelenlerin ceplerine 100’er dolar konmuÅŸ. Demek ki 500.000.000 dolarlık bir miting sadece Ä°stanbul’daki eylem.. Bu adam hesap da bilmiyor, tüm Türkiye’yi hesaba katarsanız yüz milyarlarca dolar bu organizasyon için harcanmış olmalı. Zaten onlar Suriye’deki göçmen kamplarından toplanıp getirilen Suriyeliler deÄŸil mi? Bu organizasyonu yapanlar da DAEÅž militanları!?. Gülen güldürmeye devam ediyor. Ama bu yalanlara hâlâ inanlar ya da inanıyorMUÅž gibi yapanlar da yok deÄŸil.

Akın Ä°pek, Gülen’in onursal baÅŸkanı olduÄŸu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın nerede olduÄŸunu bilmiyormuÅŸ mesela. Bank Asya’dan hiç kredi kullanmamış. FETÖ’nün iÅŸ dünyasındaki örgütlenmesinin olduÄŸu TUSKON’a da derneÄŸe de üye deÄŸilmiÅŸ. Mesela ben AK Parti, Ä°HH ve Özgürder üyesi deÄŸilim.. Bu, benim bu cemiyetlerle hiçbir ilgim olmadığını mı gösterir. Hatırlarsanız Ä°pek 17-25 Aralık’tan önce Gülen için bir saray yaptırmıştı. Akın Ä°pek aynı zamanda Gülen için “tüm servetim onun bir gülüşüne feda olsun” demiÅŸti. Åžimdi, Akın Ä°pek’in Gülen’le ve bu darbe ile hiçbir alakası olmadığını mı söyleyeceÄŸiz. Sözkonusu Guantanamo ya da Ebu Gureyb hapishaneler olunca,  Ã¶zellikle de Müslümanlara karşı hiç de böyle hoÅŸgörülü deÄŸildi Amerikalılar..

Amerikalılara bir atasözü ile bir hatırlatmada bulunmak gerek: Yanlışın neresinden dönerseniz orası kârdır.. Yanlış hesap BaÄŸdat’tan döner.. Basra harab olduktan sonra (Bade harabül Basra) piÅŸmanlık fayda vermez!

Batılıların “Demokrat”lığı, ancak Gülenistlerin “HoÅŸgörü”sü kadar gerçek. Daha doÄŸrusu ikisi de sahte. Al birini vur ötekine. Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuÅŸ.. Cehennemin dibine kadar yolları var. Selâm ve dua ile.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.