Sosyal Medya

Makale

Bir musibet, bin nasihattan iyidir..

Yakın plandan bakınca kötüye gidiyor. Ama biraz geri çekilip, fotoğrafın bütününe baktığınızda, bütün olumsuzluklara rağmen işler doğru yönde, ileri doğru gelişiyor..

Elbette bu süreçte kırılıp, dökülenler olacak. Bir bedeli olacak bu sürecin, ama sonuçta getirisi daha büyük olacak.

Halk içeride ve dışarıda oynanan oyunun farkına vardı. Ä°hanet çeteleri toplumsal desteklerini kaybettiler. Artık yeni bir Gezi ittifakı mümkün deÄŸil. NiÅŸantaşı sosyetesi de akıllandı, AK Parti çevresindeki AKP’lilerin de  aklı başına gelmeye baÅŸladı..

Paralel, terör örgütleri ve malum çevrelerin derin ilişkisi deşifre oldu. CHP rotasını yeniden gözden geçiriyor. CHP karar aşamasında.

Bu krizin etkisi ile AK Parti içindeki çatlak sesler kısıldı. Yoksa birileri ErdoÄŸan-DavudoÄŸlu arasında ciddi anlamda kriz çıkarmak için seferber olmuÅŸtu.. AK Parti içindeki krizin Türkiye krizine dönüşeceÄŸini düşünüyorlardı. Böylece “hayır” diyebilen bir Türkiye yerine , “bizim iyi çocuklar”a gün doÄŸacaktı. Uslu-söz dinleyen birilerine kapı aralanacaktı..

Hatta, birileri AK Parti çevresinde lobi faaliyetleri yaparak, eğer Erdoğan ve Davudoğlu arasına nifak sokabilirlerse, parti bölünmeye giderse, tabanı toparlamak için yeni bir siyasi oluşum için tüzük taslağını hazırlayıp, her kesimden insanların içinde yer alacağı bir milli mutabakat koalisyonu görünümlü parti kurucular kurulunu hazırlamış, amblemine kadar düşünmüşlerdi..

Ama olmadı iÅŸte.. Bu terör dalgası halkı uyandırdı. Birçok CHP’li, MHP’li isim bu zor süreçte AK Parti’nin mümkün olan tek tercih olduÄŸunu ve ErdoÄŸan’ın liderliÄŸi ile bu badirenin aşılması gerektiÄŸini düşünüyor.. Bu aÅŸamada yeni Anayasa ve BaÅŸkanlık sistemi tek çözüm.. Bu mecburi istikamet. Türkiye’nin geri dönmesi bütün kazanımların kaybedilmesi anlamına gelecek. Bu durumda Türkiye’nin bölünmesi ya da Suriye’ye dönmesi ciddi bir tehlike olarak öne çıkabilir. NiÅŸantaşı cemaati, yani beyaz Türkler, Çarşı, Gezi bileÅŸenleri kimse bu sonuca razı olmayacaktır.

Madem Anayasa değişikliği ve eşzamanlı başkanlık sistemi hayata geçirilecek, o zaman Beştepe-Çankaya ikilemine oynayanların evdeki hesapları da boşa çıkacak.

Zaten bugünkü Anayasa sınırsız ve sorumsuz baÅŸkanlık sistemine izin veriyor, buyurun mecliste, sınırlı ve sorumlu bir baÅŸkanlık sisteminin çerçevesini çizin. O zamana kadar da ErdoÄŸan’ın fiilen bu yasal hakkını kullanmasına karşı sabırlı olun..

DavudoÄŸlu daha önce ErdoÄŸan’la hem danışman, hem de bakan olarak çalıştı.. Bugün de çalışmaya devam edebilir. Bugün deÄŸiÅŸen ne var. Devleti ErdoÄŸan temsil ediyor. O icraya/yürütmeye de müdahil olmak istiyor.. Yasal olarak bunda bir sakınca yok. Müdahale etsin-etmesin tartışması anlamsız. Yasal yetkisini kullanıp kullanmaması konusunda birilerine soracak deÄŸil herhalde. Bu yetki hukuka uygun deÄŸilse, buyurun deÄŸiÅŸtirin. 12 Eylül Anayasasının diÄŸer hükümlerini içinize sindirebiliyor musunuz, peki niye uyguluyorsunuz..

DavudoÄŸlu’nun yasal sıfatı BaÅŸbakandır. CumhurbaÅŸkanlığının yasal fiili tasarrufu ile aynı zamanda BaÅŸbakanlık sıfatının sınırlarını CumhurbaÅŸkanı’nın iradesi belirler. Yani DavudoÄŸlu CumhurbaÅŸkanının yürütmeden sorumlu baÅŸkan 1. yardımcıdır.. Zaten 3-5 ay sonra bu durum yeni Anayasa ile tabii bir hal alacak. Bugün bu durum içselleÅŸtirilirse sorun olmaz. Birilerinin bu süreci istismarının da önüne geçilmiÅŸ olur..

CumhurbaÅŸkanının yanındaki birilerinin, kendilerini CumhurbaÅŸkanı adına hareket eden kiÅŸi görüntüsünden çıkması gerek, BaÅŸbakanın yanındaki birilerinin de, CumhurbaÅŸkanının iradesini görmezden gelerek, DavudoÄŸlu üzerinden BeÅŸtepe bürokrasisine karşı rekabet görüntüsü altında ErdoÄŸan’a karşı sureti haktan gözüken nifak hareketine son vermesi gerek.

Siyaset, bürokrasi, iş dünyası ve mediadan birileri kıraldan fazla kıralcı bir üslubla, iktidarda kadrolaşma ve rant hesapları ile AK Parti içinde tehlikeli bir hizipçilik yaparak bindikleri geminin kaptan köşkünü ele geçirme hesabı yaptıklarını zannederken, aslında gemiyi ele geçirmek, hatta gemiyi batırmak isteyen çetelerin ucuz figüranlarına dönüşüyorlar.

Siz kimsiniz ya hu, nereden çıktınız.. Bu yangına körükle giden insanlar kimler.. Bunları 28 Şubat sonrası ve zor günlerde gördünüz mü? Saf birileri de aşk ve öfke ikilemi içinde bu nifak kumkumasının içinde sağa sola savruluyor..

Hayır! Barış daha iyidir. Tamam yanlışlar oldu, yine olacak, ama biz birbirimizden vazgeçmeyeceÄŸiz. Affedici olacak, sabırlı olacağız.. Sevgimiz nefretimizden, merhametimiz gazabımızdan büyük olacak. Kripto tiplerin, menfaat çetelerinin, fasıkların, sureti haktan gözüken münafıkların, parti kademelerine sızmaya çalışan ihanet çetelerinin, AK Parti’yi ele geçirme, Türkiye’yi bölmek için AK Partiy’i bölme gayreti içindeki çevrelerin kirli, kanlı ve karanlık oyunlarına gelmemeliyiz.

Duydum ki, Emniyet ve istihbarat içindeki gizli ve derin bir el, Paralel yapıdan kopan kriptoları toplayıp, ErdoÄŸan’sız Türkiye sürecini dizayn etmek için kolları sıvamışlar. Dinleme de yapıyorlarmış, manipülasyon da, tehdit ve ÅŸantaj da. Bu iÅŸler dış baÄŸlantısı olmadan olmaz. Anlaşılan birileri iÅŸ üzerinde.. Bugünlerde bir sürü proje adam, proje grub, bilgi-belge ortaya saçılabilir.. Herkesin dikkatli olması gerekir..

Kriz yok. Olmamalı. Bir sorun varsa çözüm de uzak deÄŸil. Hakem parlamento ve parti olur. En büyük hakem ise milli irade! Mahkeme kadıya mülk deÄŸildir. Yeter ki birileri yangına körükle gitmesin.. ErdoÄŸan ve DavudoÄŸlu’nun birbirine karşı kazanacakları bir zafer yok, ama birlikte kazanacakları bir zafer var..

Bir musibet, bin nasihatten iyidir. Bazı gerçeklerin farkına varmak için bu kadar musibet yetmez mi.. Hiç kimse vazgeçilmez deÄŸildir. Zaten gün gelecek hepimiz gideceÄŸiz, ama hayat, kıyamete kadar devam edecek.. Allah iradesini/rızasını gerçekleÅŸtirmek için kimseye muhtaç deÄŸildir. Dilerse bukağılı Åžeytanları bile dinine hizmetkar kılar. Bize düşen ise O’nun rızasını gerçekleÅŸtirmek için istiÅŸare ve şûra yapmaktır. Herkesin yaptığı ve yapması gerekirken yapmadığı iÅŸlerin hesabının sorulacağı bir gün var.

AK Parti döneminde yükselen bürokrat, STK, media mensupları, siyaset ve sermaye sahipleri ayaklarını denk alsın. AK Parti dağılır ve çözülürse, bu enkazın altında kendileri de kalır.. Para kazanan, makam kazanan bu insanlar bu paraları nerede nasıl harcamaları gerektiÄŸini, kendilerinin de bu süreçte risk almaları, ellerini taşın altına koymaları gerektiÄŸini anlamaları gerek artık.. Benden söylemesi. 

Selâm ve dua ile..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.