Şevket Hüner: Düşmanımızın düşmanı dostumuz mudur?

DostluÄŸun düÅŸmanlık üzerinden tarif edilmesi anlaşılır bir durumdur. Ama birtakım düÅŸmanlarınızın dost sayılması arızidir. Zira ortak düÅŸman algısına göre dost sayılanlar aslında sadece stratejik ittifaka dayalı müttefiklerdir. Belli bir zaman ve zemin ile sınırlıdırlar. GeleceÄŸi ipotek altına almamalıdırlar. Bu stratejik müttefiklerin her zaman ve zeminde arkanızı kollayacaklarına dair beklentiye girmek safdilliktir. Toplulukların da dost düÅŸman algısını ÅŸekillendiren bu usuldür. Buna göre bazı düÅŸmanlar diÄŸerine göre daha az düÅŸman görünse de asla bizim dostlarımız deÄŸildirler…
Resulullah (sav) Medine hicreti sonrasında birbiriyle savaÅŸan Yahudi Arap ortakların hepsinin katılımıyla yaptığı anlaÅŸmaya göre, hiçbir oluÅŸum diÄŸerinin düÅŸmanıyla dostluk kurup ona destek vermeyecekti. Bu anlaÅŸmaya imza atmalarına raÄŸmen sözlerinde durmayan üç Yahudi kabile çok kısa bir süre sonra Medine’yi terk etmek zorunda kalmışlardır.
Hendek savaşında Medine’yi kuÅŸatan on bin kiÅŸilik birleÅŸmiÅŸ düÅŸman kuvvetlerini bir araya getiren sebep, Resulullah’a ve Müslümanlara olan düÅŸmanlıklarıydı. Yani düÅŸmanın birlikteliÄŸi “düÅŸmanımın düÅŸmanı dostumdur” yaklaşımıydı. Öte yandan Medine vesikasına baÄŸlı kalmış Beni Kurayza da kuÅŸatmaya maruz kalmıştı. Üstelik dışarıdan Müslüman görünen nifak ehli de muhasaradan kaçamamış ancak içeride karışıklık çıkarıp moralleri bozmaya yönelmiÅŸlerdi. DüÅŸmanların içten ve dıştan muhasarası ve zorlu iklim ÅŸartlarına raÄŸmen teslim olmayan Müslümanları bir arada tutan en önemli ilke müminlerin birbirlerini dost görüp direnmeleriydi.
Kırk gün süren bu muhasarada düÅŸmana karşı dost görünenler birbirine düÅŸmüÅŸ, birliktelik bozulmuÅŸtu. Ben-i Kurayza düÅŸmana destek verdiÄŸinden cezalandırılmış, gizli düÅŸman münafıklar da daha görünür ve tanınır hale gelmiÅŸlerdi.
Müslümanın tek ve deÄŸiÅŸmez düÅŸmanı ÅŸeytandır. Müslümanların ÅŸeytana olan düÅŸmanlığı konusundaki daimi teyakkuzu sürdürmesi dostluklarının asıl temelidir.
Ey ÂdemoÄŸulları, size demedim mi? Åžeytan'a tapmayın, o sizin apaçık düÅŸmanınızdır! (Yasin / 60) Ayetinin gereÄŸi olarak Resulullah (sav) kendisine düÅŸmanlık edenleri bile gerçek düÅŸmanları olan ÅŸeytana karşı uyarmayı hiçbir zaman ihmal etmemiÅŸtir. Yani düÅŸmanını düÅŸmanından kurtararak dost olmaya davet etmek bugün Resulün terk edilmiÅŸ sünnetlerindendir.
(Ey Müminler) Allah’ın düÅŸmanlarını ve aynı zamanda sizin düÅŸmanlarınızı, ayrıca sizin bilmediÄŸiniz, ama Allah’ın bildiÄŸi diÄŸer düÅŸmanları korkutup caydırmanız için elinizden geldiÄŸince güç- kuvvet ve savaÅŸ atları hazırlayın… (Enfal / 60)Ayeti, İman iddiasındaki birlikteliklerin düÅŸman olarak gördükleriyle, Allah’a düÅŸmanlık edenlerin aynı kiÅŸiler olmalarının lüzumundan bahseder. Hatta bize dost görünüp ayağımız sürçmesini bekleyen gizli düÅŸmanlıkları da sadece Allah’ın bildiÄŸi bilgisi verilerek gerçek düÅŸmanlar konusunda vahyi öncelememiz istenmektedir. Ancak bu surette müminler olarak gerçek düÅŸmanımız olan gâvurları caydıracak beraberliklere ve önlemlere yönelebiliriz.
Sizin dostunuz ancak Allah’tır, Resulüdür ve Allah’ın emirlerine boyun eÄŸerek salat eden, zekâtı veren müminlerdir. (Mâide / 55) Müminlerin gerçek dostları bellidir. Ayette önerilen dostluÄŸun haricindeki bütün dostluklar dünya hayatı ile sınırlıdır. Dost ve düÅŸman tarifinin Kur’an ile net biçimde ortaya konması ahiretteki beraberliklere ait sorguyu kolaylaÅŸtıracaktır.
Gazze’de süren katliamlara ve soykırımlara karşı direnen kardeÅŸlerimin dost ve düÅŸman algısı doÄŸru ve devredilebilirdir. Halkı Müslüman olan devletlerin “düÅŸmanımın düÅŸmanı dostumdur” algısına karşı oluÅŸturulmuÅŸ paktların bir unsuru kılınması bugün Gazze’yi desteklemenin önündeki en büyük engeldir.
“(Ve Allah ÅŸöyle diyecektir): İşte ÅŸimdi bize yapayalnız geldiniz, tıpkı sizi ilk yarattığımız gibi ve (hayatta iken) size bahÅŸettiÄŸimiz her ÅŸeyi arkanızda bıraktınız. Kendinizle ilgili olarak Allah’a ortak koÅŸtuÄŸunuz o ÅŸefaatçilerinizi yanınızda görmüyoruz! Gerçek ÅŸu ki, sizin (dünya hayatınız ile) aranızdaki bütün baÄŸlar artık kesilmiÅŸtir ve bütün eski dostlarınız sizi terk etmiÅŸtir!” (En’âm / 94)
Ayeti dünya ile birlikte tüm devletlerin, paktların, ideolojik kampların ve cemaatlerin yok olacağı zorlu hesap gününden bahsetmektedir. O çetin günden, yüz akı ile çıkacak olanlar, yalnızca Allah’ı, Resulünü ve müminleri dost görüp, birbirlerini tüm zorlu ÅŸartlarda destekleyenler olacaklardır…
Åževket Hüner / 25 Zilhicce 1446
Vesselam
Haziran 22, 2025 Pazar 07:07
Dostluklar kalıcı ittifak yada müttefiklik ise bir zaman bir konu için ve belli bir zaman dilimini kapsar. Oysa dost ve veli edinme ise imani bir durum. Dostluk ve veli edinme ölüm sonrasında da sana sadaki cariye olabilecek iken ittifak ve müttefik olma durumu ölümle bitmiş olur.. Amma yine de toplumda genel kabul görmüş Dostumun dostu DOSTUM Düşmanımın düşmanı DOSTUM anlayışı gerçek Dost Veli kapsamında olmadığı kanaatindeyim daha çok ittifak Müttefik ilişkisi kapsamında olduğunu düşünüyorum Gerçek dost veli Allah olduğu gerçeğini hatırlatan bir değerlendirme elinize sağlık muhabbetle